Verinin Artan Karmaşıklığı ve Yönetim Problemleri
Son yıllarda verinin hem hacmi hem kaynağı hem de kullanım şekli ciddi bir
değişim geçirdi. Eskiden bir işletmenin sahip olduğu veri, yalnızca müşteri,
ürün ve fatura bilgileri gibi sınırlı, yapılandırılmış verilere dayanıyordu.
Ancak teknolojinin hızla gelişmesiyle birlikte bu sınırlar ortadan kalktı.
Artık bir firmanın elindeki veri, sadece fatura kesmek için kullanılan
sistemlerdeki bilgilerden ibaret değil. Web sitesi tıklamaları, sosyal medya
etkileşimleri, IoT cihazlarından gelen sensör verileri, uygulama logları,
müşteri davranış kayıtları ve daha fazlası iş süreçlerinde karar almanın
merkezine oturdu.
Veri büyüklüğüyle birlikte kaynak çeşitliliği de arttı. Bugün bir
işletmenin elinde onlarca farklı uygulamanın ürettiği veri bulunuyor. Bu
verilerin her biri, birbirinden bağımsız sistemlerde saklanıyor. Dolayısıyla,
geçmişte tek bir veritabanında toplanan veri artık çok farklı kaynaklardan
beslenir hale geldi.
İşte bu değişim, firmaları yeni bir sorunla karşı karşıya bıraktı:
Farklı sistemlerden gelen verileri, merkezi, tutarlı ve analiz edilebilir bir
yapıya dönüştürmek.
Tam da bu ihtiyaçların sonucu olarak karşımıza sırasıyla Data Warehouse,
Data Lake ve Delta Lake çözümleri çıktı.
Data Warehouse (DWH) Neden Ortaya Çıktı, Ne İhtiyacı Çözdü?
Data Warehouse kavramı, aslında firmaların operasyonel sistemler üzerinde
yaşadığı temel sorunlardan doğdu.
Veri kaynaklarının çeşitlenmesiyle birlikte şirketler şunu fark etti:
- Veriye ulaşmak için her sistemin kendi veritabanına bağlanmak
zorundasın, bu da işlem sayısını ve karmaşıklığı ciddi şekilde arttırır.
- Operasyonel sistemler (OLTP) yüksek hızda veri girişi ve işlem için
optimize edilmiştir, analiz için değil.
- OLTP sistemlerde tarihsel veri saklamak zordur, çünkü veriler sürekli
güncellenir ve sistem genellikle sadece "son hali" tutar.
- Analiz ve raporlama gibi ağır işlemler için bu sistemler kaynak
ayırmaz, dolayısıyla bu işlemler hem sistem performansını düşürür hem de
veri bütünlüğünü riske atar.
Başka bir problem de merkezi yapı eksikliğiydi. Firmalar, farklı
kaynaklarda tutulan verileri birleştirip tutarlı bir şekilde analiz etmekte
zorlanıyordu. Bunun günlük hayattaki örnekleri şunlardır:
- CRM’de müşteri "Ahmet Yılmaz" olarak kayıtlıyken, fatura
sisteminde "A. Yılmaz" olarak tutulabilir.
- Sipariş kaydında "12-04-2024 15:32" formatında tarih
kullanılırken, fatura sisteminde "2024/04/12 15:32:00" formatı
tercih edilmiş olabilir.
- Ürün verisi bir kaynaktan "SKU-123", başka bir kaynaktan
"SKU_123" olarak gelebilir.
Bu farklılıklar, doğru analiz yapılmasını engelleyen ciddi sorunlara yol
açıyordu. Şirketler, aynı ürüne ya da aynı müşteriye ait verileri, farklı
sistemlerde birbirine eşleştiremez hale geliyordu.
Örneğin, bir perakende zincirinde müşteri sadakat programı uyguluyorsanız,
müşterinizin alışveriş davranışlarını anlamak için CRM’den, POS sisteminden ve
kampanya yönetim platformundan gelen verileri birleştirmeniz gerekir. Ancak bu
sistemlerde müşteri verileri farklı biçimlerde tutulduğunda doğru analiz yapmak
neredeyse imkansız hale gelir.
Aynı problem lojistik sektöründe de görülür. Sevkiyat tarihi bir sistemde
UTC zaman diliminde tutulurken, diğeri yerel saat kullanır. İki verinin
birleştirilmesinde tarih uyuşmazlıkları, hatalı raporlamalara sebep olur.
Data Warehouse, bu karmaşanın ortadan kalkmasını sağlayan merkezi bir
yapıdır. Tüm verileri standartlaştırır, tarihsel olarak saklar, analiz için
optimize eder ve iş kararları için güvenilir bir kaynak sunar.
DWH sistemlerinin sunduğu temel faydalar şunlardır:
- Operasyonel sistemlerin yükünü azaltır ve performansı korur.
- Verinin geçmiş versiyonlarını saklayarak, geçmişe dönük analiz
yapılmasına olanak sağlar.
- Merkezi bir veri kaynağı sunarak, sistemler arası tutarsızlıkları
ortadan kaldırır.
- Veri temizleme ve standardizasyon işlemleri sayesinde, raporların
doğruluk oranını yükseltir.
Özetle; DWH yapıları sadece “veriyi saklamak” için değil, kurumsal verinin
doğru analiz edilebilmesi için ortaya çıkmış, bir nevi temel ihtiyaçtır.
Data Warehouse Mimarisi — Temel Yapı, Kullanım
Senaryoları ve Avantajları
Data Warehouse kavramı, sadece veriyi toplamakla kalmaz, aynı zamanda bu
veriyi analiz için en uygun yapıya dönüştürür. Bunu yapabilmek için belirli bir
mimari tasarıma ihtiyaç vardır. Bu yapı, genel olarak üç temel katmandan
oluşur:
a) Kaynak Sistemler (Source Systems)
Bu katmanda, veriyi üreten sistemler yer alır. Bunlar genellikle operasyonel
veritabanlarıdır. CRM, ERP, sipariş sistemleri, finansal yazılımlar, web
sunucuları, IoT cihazları ve daha birçok kaynaktan gelen veriler bu katmanın
parçasıdır.
Buradaki en büyük problem, her sistemin farklı veritabanı yapısına ve veri
standardına sahip olmasıdır. Örneğin bir müşteri kaydı; CRM’de 10 alan
içerirken, ERP sisteminde sadece 5 alandan oluşabilir.
b) ETL Süreçleri (Extract, Transform, Load)
DWH mimarisinin belki de en önemli katmanıdır. Farklı kaynaklardan gelen
verilerin okunması (Extract), iş kurallarına göre temizlenmesi ve
dönüştürülmesi (Transform) ve hedef sisteme yüklenmesi (Load) bu süreçte
gerçekleşir.
Bu aşamada tipik olarak şu işlemler yapılır:
- Veri temizliği: Null değerlerin kontrolü, hatalı verilerin
düzeltilmesi.
- Kod standardizasyonu: Örneğin "Erkek/Kadın" yerine
"M/F" gibi tek tip format kullanımı.
- Kimlik eşleştirme: Bir müşteri kaydının farklı sistemlerdeki
ID’lerinin birleştirilmesi.
- Tarihsel veri yönetimi: Slowly Changing Dimension (SCD) kurallarına
göre geçmiş verinin saklanması.
Bu süreç, Data Warehouse'un kalitesini ve güvenilirliğini doğrudan etkiler.
Kötü tasarlanmış bir ETL süreci, DWH sisteminin sağlıklı çalışmasını imkansız
hale getirir.
c) Data Warehouse Katmanı
ETL süreciyle temizlenmiş ve standardize edilmiş veriler, bu katmanda saklanır.
Genellikle iki ana model tercih edilir:
- Kimball Modeli (Dimensional Modeling): Star Schema, Snowflake Schema gibi yapılarla raporlamaya odaklanır.
Boyut tabloları (Dimension) ve ölçüm tabloları (Fact) şeklinde veri
organize edilir.
- Inmon Modeli (Corporate Information Factory): Normalleştirilmiş yapılarla önce kurumsal veri deposu (Enterprise
Data Warehouse) oluşturulur, ardından Data Mart’lar aracılığıyla raporlama
yapılır.
Her iki modelin de amacı aynıdır: veriyi anlamlı, hızlı ve tutarlı şekilde
analiz edilebilir hale getirmek.
DWH Kullanım Senaryoları
Data Warehouse sistemleri, neredeyse her sektörde farklı problemleri çözmek
için kullanılır. İşte bazı örnek senaryolar:
- Bir bankanın kredi başvurularında, müşterinin son 5 yıllık kredi
skorunun değişimini analiz etmek.
- Bir perakende firmasının, ürün fiyat değişimlerini yıllık bazda
raporlamak.
- Bir sigorta şirketinin hasar dosyalarını, poliçe süresi ve müşteri
özelliklerine göre segmentleyerek risk analizleri yapmak.
- Bir e-ticaret firmasının, geçmiş kampanyalara ait satış performansını
kıyaslayabilmesi.
Tüm bu senaryolarda verinin sadece "anlık" hali değil, geçmişi de
analiz edilir. Bunu yapmanın tek yolu, DWH gibi tarihsel veri saklayan,
performanslı sorgulamalara uygun bir yapıya sahip olmaktır.
DWH’nin Avantajları:
- Tarihsel Veri Saklama: Geçmişe dönük
analizler yapmanızı sağlar.
- Veri Tutarlılığı: Tüm sistemlerden gelen verileri tek bir yerde
temiz, doğrulanmış ve standartlaştırılmış halde saklar.
- Performans: Sorgular için optimize edilmiş yapı sunar, OLTP
sistemlerde yaşanabilecek performans problemlerini ortadan kaldırır.
- Merkezi Yapı: Dağınık kaynaklardan gelen verileri bir araya
toplar, yönetimi kolaylaştırır.
Data Lake Neden
Ortaya Çıktı, Ne Sorunları Çözdü?
Data Warehouse yapıları uzun yıllar boyunca veri analiz dünyasının temel
taşını oluşturdu. Fakat zaman değişti, veri hacmi katlanarak büyüdü, veri
kaynakları çeşitlendi ve şirketlerin sadece yapılandırılmış veriye değil,
yapılandırılmamış veriye de ihtiyaçları artmaya başladı.
Bir DWH sistemi, relational yapıda ve genellikle tablolara uygun, düzenli
(structured) veriler için tasarlanmıştı. Ancak modern iş dünyasında artık
şunlar da verinin parçası haline geldi:
- Uygulama log dosyaları
- Sunucu hata logları
- Web sitesi tıklama geçmişleri
- Mobil uygulama kullanım kayıtları
- Sensör verileri (IoT)
- JSON, XML gibi yarı yapılandırılmış dosyalar
- Video, ses, görsel dosyalar
Bu verilerin ortak noktası, klasik veritabanı sistemlerine sığmıyor
olmalarıdır. Hacimleri büyük, yapıları esnek, hatta çoğu zaman şemaları bile
sabit değil.
Bir örnek düşünelim:
Bir e-ticaret firmasının ürün detay sayfasında, kullanıcıların gerçekleştirdiği
her tıklamanın kaydını almak istiyorsunuz.
- Bir müşteri, ürün fotoğrafına tıklamış.
- Başka biri yorum sekmesini açmış.
- Bir diğeri fiyat bilgisini kontrol etmiş.
Her tıklama ayrı bir olay, her olay farklı bir JSON yapısında.
Bu veri, klasik anlamda bir tablonun satır ve sütun yapısına sığmaz.
Üstelik bu log verileri saniyede binlerce adet üretilebilir ve bu veriyi
hızlıca kaydedip ileride işlemek isteyebilirsiniz.
İşte bu durum, DWH sistemlerinin sınırlarına dayanıldığı anlamına
geliyordu. Çünkü:
- DWH sistemleri bu kadar büyük hacimli, esnek yapılı veriyi depolamak
için uygun değildir.
- Veriyi önce şemaya uydurmak gerekir, bu da veri yükleme sırasında
kayıplara ve esneklik sorunlarına yol açar.
- DWH sistemlerinde disk alanı ve donanım maliyetleri çok daha
yüksektir.
Data Lake’in Doğuşu
Tüm bu nedenlerle, veri dünyası yeni bir çözüm arayışına girdi:
Veriyi önce depolayalım, sonra işleriz.
Data Lake yaklaşımı bu prensibe dayanır. Yapılandırılmış ya da
yapılandırılmamış fark etmeksizin tüm veriler olduğu gibi, ham haliyle
saklanır.
Data Lake, verinin adeta bir hammadde deposudur.
Bir fabrika gibi düşünün:
- Ürün üretilmeden önce hammadde neyse, Data Lake’te de veri o şekilde
tutulur.
- Ne zaman hangi veriye, hangi iş için ihtiyaç duyulacağı bilinemez; bu
yüzden veriyi önce kaybetmeden toplamak ve saklamak gerekir.
Data Lake’in Kullanım Senaryoları
Data Lake yapıları, özellikle aşağıdaki durumlar için tercih edilir:
- Yüksek hacimli, şeması değişken verilerin saklanması.
- Veri modelinin baştan net olmadığı durumlarda esnek depolama.
- Veri bilimi (Data Science) ve makine öğrenmesi projeleri için geniş
veri havuzu.
- Web log analizi, IoT sensör verileri, clickstream gibi sürekli akan
veri kaynaklarının depolanması.
- Farklı kaynaklardan gelen verilerin ileride birleştirilmek üzere
arşivlenmesi.
Bir lojistik firmasını düşünün:
Her taşıma aracının GPS cihazından saniyede konum bilgisi geliyor. Bu veriyi
relational bir veritabanında anlık olarak kaydetmeye çalışırsanız, sistem kısa
sürede tıkanır. Bunun yerine, veriyi bir Data Lake’e ham haliyle saklarsınız.
Daha sonra ihtiyaç olduğunda bu veriyi filtreleyip analiz edebilirsiniz.
Benzer şekilde, bir bankanın fraud (dolandırıcılık) tespiti yapmak için
müşteri hareketlerini, kart işlemlerini, uygulama giriş loglarını ve web
tıklamalarını eş zamanlı izlemesi gerekir. Tüm bu farklı veri türleri, Data
Lake gibi esnek ve ölçeklenebilir bir ortamda depolanır.
Data Lake Mimarisi , Kullanım Şekli, Avantajları,
Eksileri
Data Lake, yapılandırılmamış ve yarı yapılandırılmış verilerin yüksek
hacimli, esnek bir şekilde depolanmasına olanak tanır. Bu mimari, veriyi olduğu
gibi, ham haliyle saklayarak gelecekteki analiz ve işleme ihtiyaçları için
erişilebilir kılar. Data Lake’in temel amacı, veriyi baştan belirli bir şemaya
uydurmadan önce depolamak, böylece daha sonra işlenebilmesini sağlamaktır.
Data Lake mimarisi genellikle şu temel bileşenlerden oluşur:
- Veri Depolama Katmanı Data Lake’in en
temel bileşeni, verilerin saklandığı depolama alanıdır. Bu katman, verinin
ham biçimde saklanmasını sağlar ve genellikle büyük veri sistemleri
(örneğin Hadoop HDFS, Amazon S3) üzerinde bulunur. Depolama alanı, düşük
maliyetli ve ölçeklenebilir olmalıdır çünkü veri miktarı hızla artabilir. Bu
katman, yapılandırılmış, yarı yapılandırılmış ve yapılandırılmamış
verilerin tümünü aynı ortamda depolamayı mümkün kılar.
- Veri İşleme Katmanı Bu katman,
verilerin analiz edilmeden önce işlenmesi ve dönüştürülmesi gereken
aşamadır. Veri işleme, çeşitli veri işleme motorları kullanılarak
yapılabilir; örneğin, Apache Spark veya Apache Flink gibi araçlar veri
üzerinde karmaşık analizler ve dönüştürme işlemleri gerçekleştirebilir.
Ayrıca, veri mühendisleri veya veri bilimcileri, veri ambarına veya başka
bir analitik platforma yüklenmeden önce veriyi işlemek için ETL/ELT
süreçlerini kullanabilir.
- Veri Yönetimi ve Güvenlik Katmanı Data
Lake’te veriyi depolamak kadar onu yönetmek de kritik bir unsurdur.
Verinin tutarlılığı, güvenliği ve erişilebilirliği sağlanmalıdır. Bu
katman, veri yönetimini sağlayan metadata yönetimi, veri kalitesi
denetimleri ve veri güvenliği politikaları gibi bileşenleri içerir.
Metadata, verinin içeriği, anlamı ve kaynağı hakkında bilgi sağlar ve bu
bilgi, kullanıcıların veri üzerinde etkili analizler yapabilmesi için
önemlidir.
- Veri Analizi Katmanı Bu katman, Data
Lake'te saklanan verilerin analiz edilmesini sağlar. Veri bilimcilerinin
ve analistlerinin, veriyi sorgulamalarına ve raporlar oluşturmasına olanak
tanır. Yüksek performanslı analizler yapmak için SQL, Python, R gibi
diller ve araçlar kullanılabilir. Ayrıca, Data Lake’teki verilerden
anlamlı sonuçlar çıkarmak için makine öğrenmesi ve yapay zeka modelleri de
eğitilebilir.
Data Lake’in Avantajları
- Esneklik ve Çeşitlilik Data Lake, verinin
her türünü depolayabilen esnek bir yapıya sahiptir. Yapılandırılmış, yarı
yapılandırılmış ve yapılandırılmamış veriler bir arada saklanabilir. Bu,
kullanıcıların çeşitli veri kaynaklarından gelen verileri entegre
etmelerini sağlar. Verinin türü, boyutu veya formatı konusunda herhangi
bir sınırlama yoktur.
- Düşük Maliyet Yapılandırılmamış veriler, Data Lake gibi
sistemlerde daha düşük maliyetlerle saklanabilir. Verinin ham haliyle
saklanması, gereksiz veri dönüştürme işlemlerinin önüne geçer ve donanım
maliyetlerini minimize eder. Ayrıca, ölçeklenebilir yapısı sayesinde, veri
miktarındaki artışa paralel olarak maliyetlerin artırılması engellenir.
- Ölçeklenebilirlik Data Lake’in mimarisi, veri miktarındaki artışla
uyumlu olarak ölçeklenebilir. Yatayda büyüme (horizontal scaling) imkanı
sunarak veri depolama kapasitesinin hızla artırılmasına olanak tanır. Bu,
büyük veri ortamlarında oldukça önemli bir avantajdır, çünkü verinin hızla
büyüyen boyutlarını yönetmek için sürekli olarak ek kapasite sağlanabilir.
- Veri Bilimi ve Makine Öğrenmesi Uyumlu Data Lake, veri bilimcileri için büyük veri setlerine erişim imkanı
tanır ve makine öğrenmesi (ML) projeleri için zengin bir veri kaynağı
sağlar. Ham veri üzerinde yapılan analizler ve veri mühendisliği
çalışmaları, doğru modelleme ve tahminler için temel oluşturur. Veri
bilimcileri, çeşitli algoritmalar kullanarak bu veriler üzerinde
derinlemesine analizler yapabilir.
Data Lake’in Eksileri
- Veri Tutarsızlığı Data Lake’te verinin ham haliyle depolanması,
bazen tutarsız verilere yol açabilir. ACID transaction garantisi olmadan
veri yüklemesi yapılırsa, veri tutarsızlıkları oluşabilir. Bu durum, veri
güvenliği ve doğruluğu açısından ciddi sorunlara yol açabilir. Ayrıca,
veri karmaşası, kullanıcıların doğru veri setlerine ulaşmalarını
zorlaştırabilir.
- Data Swamp Riski Data Lake, veriyi esnek bir şekilde
depolayabilme imkanı sunsa da, doğru yönetilmediğinde "data
swamp" (veri bataklığı) riskiyle karşı karşıya kalabilir. Bu durumda,
veri setlerinin tanımları, sınıflandırılmaları veya etiketlenmeleri
yapılmazsa, zamanla bu veriler erişilemez hale gelebilir. Bu, ileride veri
üzerinde anlamlı analizler yapmayı imkansız hale getirebilir.
- Raporlama Zorluğu Data Lake’teki verilerin ham halde saklanıyor
olması, raporlama ve analitik süreçleri zorlaştırabilir. Veriyi analiz
edebilmek için önce verinin uygun hale getirilmesi gereklidir. Raporlama
araçları genellikle bu tür ham verilerle doğrudan çalışamaz, dolayısıyla
kullanıcıların veriyi işlemek için ekstra adımlar atması gerekebilir.
Sonuç olarak, Data Lake’in sunduğu esneklik ve düşük maliyet avantajları,
onu büyük veri ve veri bilimi projeleri için cazip bir çözüm haline getirirken,
veri tutarlılığı ve yönetim konusundaki zorluklar, dikkatli bir planlama ve
yönetim gerektirir.
Delta Lake Ne Yapıyor?
Data Lake’ler, büyük veri işleme süreçlerinin temel yapı taşlarından biri
haline gelmiştir. Ancak, bu yapıların bir dizi sınırlamaları bulunmaktadır.
Özellikle veri kalitesi, tutarlılık ve yönetilebilirlik gibi konular, Data
Lake'lerin verimli kullanılmasını zorlaştırmaktadır. İşte bu noktada Delta Lake
devreye giriyor. Delta Lake, Data Lake üzerindeki en büyük gelişim olarak kabul
edilir çünkü veri üzerinde tutarlılık ve doğruluk sağlayan ACID işlemleri
sunar. Bu sayede, Delta Lake, Data Lake'lerin yaygın olarak karşılaştığı
sorunları çözerek, veri mühendisliğinde ve veri bilimi projelerinde daha sağlam
ve güvenilir bir çözüm sunar.
Delta Lake, Apache Spark ile entegre çalışarak, verilerin yüksek hızda
işlenmesine olanak tanır ve büyük veri ortamlarında işlemleri daha verimli hale
getirir. Ayrıca, time travel özelliği sayesinde, verinin geçmiş sürümlerine
kolayca erişim imkanı sağlar ve veri kaybını önler. Delta Lake'in sunduğu ACID
garantileri, veri üzerinde yapılan her türlü işlemi izleyebilir ve hata
durumlarında veriye geri dönme imkanı verir.
Data Lake’lerde sıklıkla karşılaşılan sorunlardan biri de verilerin
karmaşık bir biçimde saklanmasıdır. Bu, veri analistlerinin ve veri
bilimcilerinin doğru veri setlerine ulaşmasını zorlaştırır. Delta Lake, bu
sorunları çözmek için verileri daha yapılandırılmış bir formatta saklar ve
sorgu performansını iyileştirir. Ayrıca, Delta Lake'in veri yönetimi
özellikleri sayesinde, veriler kolayca temizlenebilir, sıkıştırılabilir ve
optimize edilebilir.
Özetle, Delta Lake, Data Lake'lerin sunduğu esneklikten ödün vermeden,
verilerin tutarlılığını ve yönetilebilirliğini sağlayarak, büyük veri
sistemlerinde önemli bir iyileştirme ve gelişim sunar. Bu, özellikle veri
mühendisliğinde büyük veri setlerinin yönetimi, güvenliği ve analizi konusunda
büyük bir adım anlamına gelir.
Delta Lake Mimarisi, Kullanım Şekli, Avantajları,
Eksileri
Delta Lake, özellikle büyük veri analizleri için kullanılan, Apache Spark
tabanlı bir açık kaynaklı veri saklama katmanıdır. Verilerin zaman içinde doğru
ve tutarlı bir şekilde saklanması ve işlenmesi için ACID işlemleri (Atomicity,
Consistency, Isolation, Durability) sağlar. Delta Lake, Data Lake ve veri
ambarları arasındaki boşluğu doldurarak, veriyi yönetilebilir ve analiz
edilebilir hale getirir. Bu çözüm, veri mühendisliğinde ve veri bilimi
projelerinde büyük veri setleriyle çalışırken önemli avantajlar sunar.
Delta Lake Mimari Bileşenleri
- Delta Log Delta Lake’in en temel bileşeni, verinin nasıl
değiştiğini ve güncellendiğini izleyen Delta Log’dur. Delta Log, her veri
işlemi (güncelleme, silme, ekleme vb.) için bir kayıt tutar. Bu sayede,
veri üzerinde yapılacak her türlü işlemin geri alınabilir ve izlenebilir
olmasını sağlar. Delta Log, verinin konsistensini ve doğruluğunu güvence
altına alır.
- Veri Depolama Katmanı Delta Lake,
veriyi genellikle bir Data Lake ortamında saklar. Bu ortamda, veriler
Apache Parquet formatında saklanır ve bu, büyük veri setlerinin hızlı bir
şekilde depolanmasını ve okunmasını sağlar. Delta Lake, verilerin daha
sonra işlenmesi için veri mühendisliği ve veri bilimi süreçlerinde
kullanılmak üzere yüksek performanslı bir veri yapısı sunar.
- ACID İşlemleri Delta Lake, ACID garantileri sağlayarak verilerin
tutarlılığını ve doğruluğunu korur. Bu, verinin paralel işleme
süreçlerinde bile güvenilir olmasını sağlar. ACID garantileri, özellikle
büyük veri işleme ve analiz süreçlerinde önemlidir çünkü verilerin tutarlı
ve hatasız bir şekilde işlenmesi gerekir.
- Time Travel Delta Lake’in sunduğu önemli özelliklerden biri
de time travel özelliğidir. Bu özellik sayesinde, kullanıcılar geçmişteki
veri sürümlerine erişebilir ve herhangi bir hatalı veri güncellemesi veya
silme işleminden önceki veriye dönebilirler. Bu, veri kaybı veya hatalı
veri güncellemelerinin önüne geçilmesini sağlar.
- Veri Sıkıştırma ve Yönetim Delta Lake, veri
yönetimi ve performans iyileştirmeleri için çeşitli teknikler kullanır.
Bunlar arasında verilerin sıkıştırılması, eski verilerin arşivlenmesi ve
küçük dosyaların büyük dosyalar haline getirilmesi yer alır. Bu teknikler,
veri setlerinin daha verimli bir şekilde saklanmasını sağlar.
Delta Lake’in Avantajları
- ACID Garantileri Delta Lake, verinin doğruluğunu ve tutarlılığını
garanti eder. ACID işlemleri sayesinde veri kaybı veya çakışan işlemler
gibi problemler ortadan kalkar. Bu, verinin her zaman tutarlı ve güvenilir
olmasını sağlar, özellikle büyük veri işleme süreçlerinde önemlidir.
- Time Travel Özelliği Delta Lake'in time
travel özelliği, verinin geçmiş sürümlerine kolayca erişilmesini sağlar.
Bu özellik, hatalı veri güncellemeleri veya silme işlemlerinden sonra veri
kaybı yaşanmasının önüne geçer. Ayrıca, geçmiş veri sürümleri üzerinde
test ve analiz yapma imkanı sunar.
- Yüksek Performans ve Ölçeklenebilirlik Delta Lake, Apache Spark üzerinde çalışarak büyük veri işlemlerini
hızlandırır. Bu sayede, veri mühendisleri ve veri bilimcileri büyük veri
setleri üzerinde analizler yaparken yüksek performans alır. Ayrıca, Delta
Lake’in mimarisi, yatayda ölçeklenebilir, yani veri miktarındaki artışa
paralel olarak daha fazla işlem gücü eklenebilir.
- Veri Entegrasyonu ve Esneklik Delta Lake,
farklı veri kaynaklarından gelen verilerin entegre edilmesine olanak
tanır. Yapılandırılmış ve yapılandırılmamış verilerin aynı ortamda
depolanması, veri mühendisliğinde büyük esneklik sağlar. Delta Lake, veri
işleme ve analiz süreçlerinde esnekliği arttırarak daha hızlı ve verimli
çözümler sunar.
- Veri Kalitesi Yönetimi Delta Lake, veri
kalitesinin yönetilmesine yardımcı olur. Veriler, yanlış formatlarda veya
hatalı olanlar temizlenip düzenlenmeden depolanmaz. Bu, veri mühendisliği
süreçlerini iyileştirir ve verinin doğruluğunu arttırır.
Delta Lake’in Eksileri
- Yüksek Maliyetli Kurulum Delta Lake,
Apache Spark gibi büyük veri platformlarını gerektirdiği için, bu
altyapıların kurulumu ve yönetimi maliyetli olabilir. Özellikle küçük ve
orta ölçekli şirketler için bu maliyetler, veri analitiği süreçlerinin
verimli ve uygun maliyetli bir şekilde gerçekleştirilmesini engelleyebilir.Gerçi
cloud seçeneği ile bu o kadar da korktucu gelmiyor insana artık.
- Veri Hacmi ve Yönetim Zorlukları Delta
Lake, büyük veri setlerini yönetmek için güçlü bir araç olmasına rağmen,
büyük veri hacimlerinin yönetilmesi hala zorluklar yaratabilir. Verinin
doğru şekilde sıkıştırılması, düzenlenmesi ve etiketlenmesi gereklidir.
Ayrıca, çok büyük veri setlerinde zamanla seyahat özelliği de verimli
çalışmak için yüksek performanslı altyapı gerektirir.
- Öğrenme Zorluğu Delta Lake, özellikle yeni başlayanlar için
öğrenilmesi gereken yeni bir sistem olabilir. Diğer yapılara göre
öğrenmesi ve uygulaması daha zor olduğunu söylemek lazım.
Sonuç olarak, Delta Lake, veriyi güvenli bir şekilde depolayarak analitik
ve makine öğrenmesi uygulamaları için güçlü bir altyapı sunar. Ancak, yüksek
maliyetler, veri yönetimi zorlukları ve öğrenme zorluğu gibi eksileri de göz
önünde bulundurulmalıdır.
Data Warehouse vs Data Lake vs Delta Lake Karşılaştırma
Hepsini karşılaştıracak olursak:
- Data Warehouse:
Yapılandırılmış veriler için optimize edilmiştir. Yüksek veri kalitesi, güçlü tutarlılık (ACID) ve hızlı raporlama sunar. Genelde iş zekası ve karar destek sistemleri için tercih edilir. - Data Lake:
Her tür veriyi (yapısal, yarı-yapısal, yapılandırılmamış) ham formatta saklar. Esnektir ve ölçeklenebilir. Ancak veri kalitesi kontrolü yoktur; zamanla “Data Swamp” riskine yol açabilir. - Delta Lake:
Data Lake üzerine ACID garantileri, versiyonlama (time travel) ve güvenilir güncelleme imkanı ekler. Esneklik ve veri ambarı disiplinini bir araya getirir.
Özet:
Data Warehouse, doğruluk ve raporlama için;
Data Lake, esneklik ve ham veri saklama için;
Delta Lake, bu iki çözümü bir araya getirmek için tercih edilir.
Birçok veri platformu artık bu yapıların bir arada çalıştığı çok katmanlı
bir mimari kullanmaktadır. Özellikle Microsoft Fabric ve Databricks gibi
servisler, bu üç yapıyı senkron çalıştırarak veri ihtiyaçlarının tamamını
karşılamayı hedefliyorlar.